15 Aralık 2010 Çarşamba

Besiktas'in Transfer Politikasi

Simao transferi ilk aciklandiginda neler hissettiklerimi yada neler hissedemedigimi yazmistim, Simao transferine tepkisiz kalan birisinin Hugo Almeida transferinde cok siradisi bir tepki vermesini bekleyemezsiniz, belki bu transferler devre arasinda degilde sezon sonunda yapilsaydi o zaman cok daha saf taraftar gibi sevinebilir etrafa caka satabilirdim.
Zaten transferlerde zurnanin zart dedigi yerde burasi.. Devre arasi transferleri, bilen bilir Yildirim Demiroren hakkinda neler dusunduklerimi, zaten her Besiktas'i seven insaninda benimle ayni duygulari hissettigini biliyorum.. Biz Avrupa Ligini kazansak da o hic bir zaman buyuk baskan olarak anilmayacak, parasini pesin odedigi insanlar yine hakkinda guzel pankartlarini acarlar ama o hic bir zaman gercek Besiktas'lilarin buyuk baskani olamayacak. Neyse konumuz bu degil, fazla dagitmadan zurnanin zart dedigi yere geri donelim, devre arasi transferleri.. Bu Besiktas yonetimine bir sey olmus efendim, biz yillardir hep flas transfer icin bekledik, hayaller kurduk, Fanatigin, Fotomac'in mansetlerinde "Klinsmann, Jancker, Kluivert, Hasselbaink, Litmanen Besiktas'a gelirim cosarim dedi" transfer haberleriyle buyuduk, kendi kendimizi en azindan yaz boyunca kandirdik, gazeteyi sabah bakkaldan buyuk bir heyecanla alip topuklarimiz kicimiza vura vura eve heyecanla kosup bu buyuk topculari Besiktas formasi altinda hayal ettik.. Agustos ayi yaklasmaya basladiginda Hasselbaink yerine Ohen, Litmanen yerine Baya, Jancker yerine Nartallo gelince biz yine kendi gercek Besiktas'imizla bas basa kaldik yillarca.. Biraz yasimiz buyuyup aklimiz kemale erince Fanatik'in mansetinde "Rivaldo Besiktas'a cok yakin" haberini gorup okkali hasstir ulen cektigimizde oldu, sonucta o transferler gerceklesmediginde onun buyuk huznunu yasayan hep biz masum Besiktas'lilar olduk..

Aradan yillar gecti Besiktas'a bir haller oldu, gazetelerin, tribunlerin 2 yildir hep bir agizdan bagirdiklari Quaresma Besiktasa geldi, sonrasinda dedikodu yapmaya zaman bulunamadan Guti indi Yesilkoy havalimanina.. Ben iste o an yillari geri sarip cocukluguma geri donmeyi cok istedim, yine gazeteyi alip bu sefer gercektende Besiktas formasi giymis bu buyulu ayaklara sahip adamlara saatlerce bakmayi, hemen makasla fotograflarini guzelce kesip duvarima yapistirmayi, onlarin ne guzel goller atacagini dusunmeyi, sonrasinda icime sigamadan apartmanin merdivenlerinden ruzgar gibi inip mahalle macina katilmayi, maclarda artik gercek buyulu adamlarin isimlerini haykirmayi, "Guti cekti saga, Quaresma sagdan bindirdi, cok ince gordu Guti, sut ve Gollllll"... Biz ne yazik ki o sansli cocuklar degildik, genelde millet Okocha derdi biz bizi coktan birakmis Sergen, otekisi Hagi derdi biz Del Solar..Az demedik "Ulan insin su ucaktan artik Litmanen". O Litmanen hic gelmedi ama biz 3 ay onun yolunu gozledik sonra yine bas basa kaldik bizim Sellami'yle, Hengen'le..

Besiktas'a bir haller olmus efendim, artik Gazeteler dedikodu yapacak firsat bulamadan topcular bir bir iniyor havalimanina.. Sanirim o havalimaninda kadrolu futbolcu karsilama ekibi mevcut, kim gelse direk meydana cikiyorlar, hemen omuzlara aliyorlar agabeyi, arada Turistleri karistirip omuzlara aldiklarini bile duyduk..

Simdi bu uc transferde devre arasinda gerceklesti ya, ben bunu bir kac gundur dusunuyorum, sanirim Yonetim transferde yillarca yedigi kaziklardan ders almis, ve artik bu transfer isini adam akilli yapmaya baslamislar, saha ici performanstan bahsetmiyorum, tranferin ekonomik yonunden bakacak olursak Besiktas inanilmaz derecede karli bir durumda. Simao, Almeida, Fernandes'in 3 ortak ozelligi bulunuyor, sozlesmeleri sezon sonunda bitecek isimler, genelde sozlesmeleri sezon sonunda bitecek Besiktas'li oyunculari biz ya elimizden yok pahasina kacirirdik yada oyunculara haketmedikleri astronomik maaslar verip takim ici dengeleri alt ust ederdik. Sanirim artik biz kaybeden degil, kazanan takim olma yonunde ilerliyoruz.. Tamam hala ic transferde sorunlar yasiyoruz fakat dis transferde daha agresif Besiktas oldugu su goturmez bir gercek. Bu transfer ettigimiz oyuncularin normal kosullarda bonservis bedeli Tabata'ninkinden az degil.. Bir tek Fernandes'in maasini acikladilar, sezon sonuna kadar bizden alacagi para 800 bin euro.. Almeida ve Simao'ya odenecek bonservis bedelleri kesinlikle ucuk rakamlar olmayacak ve biz bu adamlarin tapusunu elimize gecirecegiz, bugun Almeida'nin olusu 7 milyon euro eder, Simao'nun ismi Asyada 10 milyon eurodan baslar..
Sanirim biraz tuccar gibi konustum fakat artik futbolda transfer yonunden tuccar gibi davranmiyorsaniz bu futbol duzeninde sadece "loser"siniz. Besikta elindeki potansiyeli artik faaliyete gecirmistir, simdi geriye tek kalan is saha ici basarilar ve transferde aliciliktaki basarimizi satista da gerceklestirmek.

Konu cok dagildi, aslinda bu yazinin konusu Almeida olacakti. Saniyorum suan pek kimseler yuz vermesede Almeida ozel olarak bir post hakediyor, neden hakettigini en kisa zamanda ayri bir postla paylasacagim, simdilik birakalim daginik kalsin.

Hiç yorum yok: