17 Şubat 2011 Perşembe

Forza Schuster


Çok fazla yazacak ne keyfim var ne de moralim.. Sadece ne düşündüğümü sizlerle paylaşmak istiyorum.. Görüyorum ki en fanatik Schusterci'ler bile bu son mağlubiyetle artık O'ndan vazgeçmiş durumdalar.. Bugün Schuster'e git demek kolay kal demek zordur.. Kimse itiraz etmez kovulmasına, hafta sonu zaten Fenerbahçe maçı var o maç kazanılır her şey güllük gülistanlık olur Schuster unutulur.. Ama ben hala Schuster'e güveniyorum ve destekliyorum, tabii ki de güvenimi boşa çıkarmadı mı? Çıkardı..

Ama bugün çok farklıydı, son golü göremedim çünkü sinir kat sayım baya artmıştı ve televizyonu kapattım.. Diğer gollerin hepsi duran top.. Dinamo Kiev'in kalemize gelmek gibi bir hedefi yoktu en başlarda zaten, sadece Milevsky ve Shevchenko'ya şişirilen toplarla pozisyon aradılar ve duran toplarla da 3 gol buldular...

Ben 1990 ların başından beri Beşiktaş'ın maçlarını takip eden birisiyim, avrupada 5 pas üst üste yapamayan Beşiktaş'ı çok iyi bilirim, hatta sadece kaleci degajı ya da ileri şişirilen toplardan medet umduğumuz günleri de çok iyi hatırlarım.. Bugün Beşiktaş'ı ilk yarı izlerken ileriye doğru şişirilen bir top görmedim.. Devamlı ayağa pas yapan bir Beşiktaş vardı. Bu yeter mi? tabii ki de yetmez ama bu bir başlangıçtır.

Schuster'in İsmail Köybaşı'na bu yaştan sonra ön direk nasıl tutuluru öğretmesi ayıp olur.. İsmail'in yaşı genç belki blogları takip ediyordur ben öğretiyim O'na, burada 13 yaşında çocuklara bunu öğrettiğimizi de ekliyim, korner tışı kullanılmadan önce direğe gidersin ve sevgilinle öpüşürmüş gibi sarılırsın o direğe, korner atışı kullanıldıktan ve arkadaşların topu uzaklaştırana kadar direkten ayrılmazsın ki rakip oyunculardan birisi topa vurduğunda sen kalecinin görüş açısını, reaksiyon alanını kapatma.. İsmail, bugün senin yaptığın hatayı görünce seni yetiştiren hocalara okkalı bir şey çıktı ağzımdan.. Kusura kalmasınlar..

Quaresma ikinci yarının başlamasıyla bir ara eleştirilir gibi olmuştu, her zaman gerekçeleriyle arkasında durdum, bugün onu izlerken gözlerim doldu...

Az yazıcam edim yine yazdım bir şeyler.. Yazının ana maddesi Schuster kovulmasın olacaktı.. İstikrar dediysek yalandan demedik.. Bu adam çok şeyler başaracak, inancım tam.

2 yorum:

Ekrem Ph.D. dedi ki...

Oyun aslinda dengede gidiyordu, oyunun hakki asla bu skor degildi. Ben de mac kadrosu ve oyun planinda Schuster'in cok buyuk bir hata yaptigini dusunmuyorum.

Ama artik bu macta da iyice su yuzune cikti ki, Besiktas iyi kapanan takimlara gol atmakta zorlaniyor, pozisyon bile bulmakta gucluk cekiyor. Bu kadar yaratici oyuncuya ragmen forvet hattinin uyumsuzluguna bagliyorum ben bunu. Almeida belki de aranan kan degildi, top teknigi yuksek cabuk ve hizli bir forvet cok daha faydali olabilirdi...

Simdi takimi bekleyen en buyuk tehlike mental cokus yasanmasi. Fenerbahce maci o acidan buyuk bir toparlanma firsati sunuyor. Ancak ters bir sonucla kan kaybi surerse hastayi kaybederiz.

memmo03 dedi ki...

+1