20 Eylül 2010 Pazartesi

Karar Ver Schuster

Bir istatistiki bilgi vereceğim şimdi. Beşiktaş bu sezon 5 lig 7 Avrupa Kupası maçı oynadı. Toplam 12 maçta 9 galibiyet 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet aldı.Kaybettiği Belediye ve berabere biten maçlarda Necip oyunda yoktu (Plzen maçında ikinci yarı oyuna girdi) , kazandığı maçlarda ise deplasmandaki Vikingur ve son dakika golü ile yenebildiğimiz CSKA maçı hariç hepsinde oynadı. Matematik yalan söylemeyeceğine göre ortaya şöyle bir mantıksal önerme çıkıyor;

"Necip yoksa ka-za-na-mı-yor-sun"

Bu sonucun ortaya çıkmasında tek veri Necip'in varlığı veya yokluğu değil elbette asıl önemli etken takımın orta sahada kaç oyuncu ile ve nasıl oynadığı. Kendi aralarında yer değiştirebilen üçlü orta saha ile çıkıyorsa her maçı kazanıyor Beşiktaş, çıkmadığı her maçı da kaybediyor veya berabere kalıyor. Schuster'in topa ileride sahip olma ve hızlı çıkma şeklindeki oyun anlayışı ancak ve ancak ideal şekli Guti-Ernst-Necip olan bir orta saha ile işleyebilir.

Peki bu oyun anlayışı içinde Necip neden bu kadar ön plana çıkıyor. Cevabı sorunun içinde aslında. Schuster sürekli ileri çıkın diyor, ileride basın diyor ama ideal ortasahanın iki oyuncusu Guti ve Ernst yaşları ve fiziki güçleri itibariyle 90 dakika boyunca ileride baskıyı kaldıramıyorlar.Zaten her ikisi de pres oyuncusu değil ama en iyi becerdikleri şey rakibin koşu alanlarının önüne geçmek veya paslaşacakları alanları kapamak, bunu da belli bir süre yapabiliyorlar ve yoruluyorlar. İşte burada hızı ve hırslı oyun anlayışı ile Necip devreye giriyor. Demek istediğimi televizyon yayınından izleyerek anlayamazsınız ancak stattan canlı seyretmeniz lazım. Necip oyun içinde Guti ve Ernst'le hiçbir zaman pişti olmuyor. Onların bastığı alana girmiyor,onların açık bıraktığı alanı alıyor,bu ikisi önündeyse hemen arkalarına geçiyor ve olası bir top kaybında kaçabilecek ilk oyuncunun önünü kapatıyor. Yani inanılmaz yüksek bir oyun bilgisi var. Bu dediğimi bir yere not edin ve statta izleyeceğiniz ilk maçta bu çocuğa özellikle dikkat edin. Ne demek istediğimi anlayacaksınız.

Schuster mantığında eğer bir maçta Necip oyunda yoksa orta sahada Guti ve mutlaka Ernst,bunların önünde ise gidene kadar Delgado ve sonrasında Tabata oynuyordu.Schuster ilk kez bu anlayışı bozdu ve hem Necipsiz hem de üçlü orta saha ile oynadı. Necip yerine Aurelio vardı bu kez. Aurelio tercihinde derbi maçında tecrübeli oyuncu oynamalı gibi bir mantık aranabilir ancak açıkça görülüyor ki Aurelio yaşı ve fiziği itibariyle asla Necip'in alternatifi olamaz. Ernst'in verdiği mücadelenin hakkını yemek istemiyorum ama Guti ve Ernst'in arasına katılmış bir Aurelio yaş ortalaması 30'un üstünde koşmayan,basmayan bir ortasaha yaratmaktan başka bir işe yaramaz. İnanmayan Aurelio oyundayken ve oyundan çıktıktan sonraki topa sahip olma ve pas oranına baksın.

Fenerbahçe maçı özelinde söylemiyorum bunu. 12 resmi maç sonucunda ortaya çıkan resim;bu takımda defansta,hücumda veya kanatta oynayacak oyuncu konusunda bir sıkıntı yaşanmaz sezon sonuna kadar,burası gayet net,ama Schuster'in artık ne yapıp ne edip şu orta saha meselesinde nihai bir karar vermesi gerekiyor.

8 yorum:

Bekowski dedi ki...

tahtaya yazılan ilk iki isim kesinlekle de necip ve ernst olmalı.

sozcelyk dedi ki...

her maçta içerde dışarda necip-ernst-guti oynamalı.

yalnız kadıköy'de değil.

Adsız dedi ki...

Necip gelisimini tamamladigi takdirde Turk Futbolu hicbir zaman kazanmadigi bir yetenek ile karsi karsiya kalacak, bu gelisim ne kadar cabuk biterse Besiktas ve Turk Futbolu o kadar cabuk nemalanacak bu yetenekten.
Oynat onu Schuster, Oynat o Cocuguda guldur yuzumuzu.

Adsız dedi ki...

necip geçen yıl kaç maç oynadı? bu sene gerçekten 50+ üzeri maç oynayabileceğini mi düşünüyorsunuz? Tabii ki fink ve mehmet ile değişecek arada sırada.
Tarık

kartalist dedi ki...

@Tarık

Bu tamamen bu sene ortaya çıkmış bir istatistik.Geçen yıl veya yıllarla bir ilgisi yok.

Gökhan dedi ki...

ben de maç öncesi necip'in 11'de olmasını beklerdim ama alternatifler aurelio ve fink'ken necip'in dinlenmesi/gergin atmosferde oynatılmaması yine de anlaşılabilir şeyler bence.

Cipher dedi ki...

Dünkü maçta sakatlıklar olmasaydı muhtemelen ikinci yarı oyuna girerdi. Bir de Aurelio ve Fink'in zaman zaman kullanılması gerektiğini ben de düşünüyorum ama Necip'le başlayıp daha sonra onları oyuna almamız daha mantıklı olur tüm orta saha planımızı değiştirmeyelim her maç.

Necip'in en çok topla gidebilme özelliğinin işimize yarayacağını düşünüyorum. Rakip orta alanda oluşan boşluklara hızlı şekilde topu taşıyabiliyor. Böylelikle hem rakip yarı alana daha çabuk yayılmamızı hem de Guti'nin daha baskın olan pas özelliğinden daha çok faydalanmamızı sağlıyor. Dünkü oyuna bakarsak Guti zaman zaman top sürerek ileri gitmeye çalıştı, yeri geldi çalım attı. Necip oynarken Guti bunları yapmaya çalışmıyor, bir verkaçla Necip'i kaçırıyor ileri gidip tekrar alıyor topu. Necip yerine Tabata olduğunda bu gereksinim yine az da olsa karşılanıyor ama bu sefer defansta açık veriyoruz. Sadece Quaresma'nın taşıdığı toplara muhtaç olmamalıyız. Ayrıca bizim bundan sonraki mantalitemiz X'i nasıl durdururuz değil, Guti'yi Quaresma'yı nasıl verimli kullanabiliriz olmalı. O yüzden, henüz genç ve tecrübesiz de olsa, Necip'in yer aldığı bir orta saha düzenini oturtmaya çalışmalıyız.

The Eagle Abroad dedi ki...

Posttaki tespitler tamamen dogru. Tarik isimli arkadasin dediklerinede katilmamak elde degil... Misal arda ile kiyaslayacak olursak, gecen senelerde bir sezonda 25-30 mac oynarken birdenbire 50 maca cikinca ister istemez herkesin gordugu bir dusus oldu arda'da. Ayni seyin necipte olmamasi icin gecen sene 10 mac oynadiysa, bu sene 25-30 sonraki sezon 35-40 duzeylerine yavas yavas cikmali. Yoksa necipimizin kalitesinden kimsenin supehesi yok, sadece uzun maratonda kendi fiziki ozelliginide yitirmeden gelismesi gerek. Zira oynadigi bolge cidden fiziki bir mucadele gerektiren bir alan...