17 Eylül 2010 Cuma

KADIKÖYE DOĞRU


Geçtiğimiz yıl Beşiktaşın savunmada en başarılı sezonunu geçirmesinde Sivok ve Ferrarinin uyumu çok önemliydi, takım halinde savunma yapsakta birçok pozisyonda bu ikilinin hayati müdehalelerini hatırlıyoruz. Sezon başında Sivok sakatlık geçirince yabancı kontenjanı muhabbetine önce onun sözleşmesini dondurduk, Sonra Toraman sakatlandı bu süreçte stoperlerimiz devamlı surette değişti. Şuana kadar bizim as stoper ikilimizin kim olduğu hakkında benim bir fikrim yok. Schuster Sivok sakatlanmadan önce onu devamlı oynatıyordu Sivokun yanındaki isim sürekli değişiyordu oda sakatlanınca şimdi bir tane adamın yeri sabit değil. Stoperde şimdiye kadar Ferrari, Zapo, Toroman, Ersan değişimli olarak oynadı. Sorun Ferrari'nin sakatlanması, Fenerbahçe maçında oynayamıyacak, Kadıköyde şimdiye kadar oynamadığımız şekilde defansa yönelik oynayacağımızın sinyalini Schuster verdi, bu da defanstaki adamlara şimdiye kadar düşmediği kadar iş düşeceğini gösteriyor, defansımız gömülü oynadığında ağar Ferrari'nin ilah olduğunu düşünürsek Fenerbahçe deplasmanı öncesi başımıza gelebilecek en büyük talihsizliklerden birisi geldi. Önümüzdeki derbide Quaresma ne kadar önemliyse Ferraride o şekilde önemliydi bizim için. Schusterin fazla seçim hakkı kalmadı, şimdiye kadar devamlı rotasyon yaptığı yerde defansın esas adamları Sivok ve Ferrari tribünde olacak, elinde Toraman, Zapo ve Ersan var çok büyük süpriz olmazsa Toraman ve Zapo stoperdeki ikilimiz olacak, buda sağbek'te toramanın oynama şansını imkansız hale getiriyor. Schusterin sağbek konusunda da kararsız kaldığını düşünürsek savunma hattımız tamamen sıkıntı oluşturuyor, Erhanın savunmaya destek verememesi Ekremin defansif yönden eksik olduğunu düşünürsek Toraman sağbek için bu karşılaşmada sağbek olarak işimize bir hayli yarayabilirdi. Sol bek için son CSKA maçını izleyince İbrahim Üzülmez'in kadıköy için hazır olduğunu gördük, geçen sezon İnönüde oynadığımız ve 3-0 kazandığımız maçta galibiyetin Mimarı tartışmasız Deliydi,O bu maçlarda farklı oynuyor. Tecrübeninde derbi maçlar için çok önemli bir avantaj olduğunu düşünüyorum, bu sebeplerden Defans hattında yeri tek garanti olan ismin İbrahim Üzülmez olduğunu düşünüyorum.

Kaleci seçimine gelirsek bence Schuster Hakanı bu hafta CSKA maçında oynatarak son durumunu görmek istedi, Kötü bir performans göstermedi Hakan, Derbi maçlarda tecrübenin önemli olduğunu söyledik Hakanın Cenke göre en büyük avantajı tecrübesi, Eğer Rüştü hazır değilse Hakan Kaleyi Cenkten devalacaktır, Bana göre Cenk Beşiktaşın 1. kalecisi olacaktır olmalıdır, fakat biraz zamana ihtiyacı var, sezon başında Rüştü ve Hakanın yokluğunda takımı çoğu maçlarda tek başına taşımasına rağmen, uzun lig maratonunu düşünürsek onun geleceği için şuan oynamaması hayrına olacaktır, Beşiktaşta çoğu kalecinin sonu dramatik olması bana göre tesadüf değil..

Ortasahada 100. yıldan sonra bu kadar kaliteli isimler oynamamıştı, Ernst geçen sezon savunmayı bırakıp takımın maestrosu oldu yada başka deyişle olduruldu tabii hayatında bu mevkii de oynamamış birisi için fena oynadığını söyleyemeyiz fakat onun en verimli olduğu bölge defansif ortasaha olduğu aşikar, Schusterin maç kadrosunu yazarken ilk tahtaya yazdığı birkaç isimden birisi. Keza Guti ortasahaya gelmiş geçmiş en önemli isim, sadece isim olarak değil oyun içerisinde bunu hemen farkediyorsunuz, yıllardan beridir Beşiktaşta düşündüğünü pratiğe dökebilen bir isim izlemedik, Guti hem düşnüyor hem yapıyor, Fenerbahçe maçında Derbiyi mental anlamda kaldırabilecek isim olmasıda takım adına avantaj, son yıllarda Kadıköyde sinen liderlerimiz olduğunu düşünürsek bu yönden artı bir avantaj ile gidiyoruz. Gutinin yanındaki isim kim olacağı 3 bilinmiyenli denklem, şimdiye kadarki zaman diliminde Necip görev aldı, Aurelionun transferinden sonra buraya Necipi banko yazar diyemiyorum, Necip Beşiktaşlıların gözbebeği fakat biraz mantıklı düşününce derbinin ağarlığını kaldırabimesi zor, bu yüzden üzülerekte olsa buraya sadece bir maçlık Aurelio diyorum.

Forvet hattında da bugüne kadar sabit bir üçlümüz olduğunu söylemek zor, tabii bir isim hariç o da teraftarın en çok şey beklediği isim Quaresma. Ernst ve Gutiyle beraber takımın değişilmezi, şimdiye kadar yaptıklarıyla 1 numarası. herkesin hayalini kurduğu şeylerin başında geliyordur son günlerde, Quaresmanın trivelalarıyla Kadıköyü susturmak.. Sol bekte üzülmezin oynayacağını , karşı tarafta genç sağbek Okan olacağını öngörürsek fenerin sağ tarafının bizim için maden olabileceğini söylemek zor değil.. Sağ açık olarak yazabileceğimiz banko bir isim yok, Tabata, Nihat veya Holoskodan biri olacak benim tercihim ilk 11 de Hilbert olur, ikinci yarının ortalarında Tabata hamlesi düşünebilir, Hilbertin özel bir oyuncu olduğu düşünüyorum, en azında mücadelesiyle Tabatadan ve Nihattan çok önde olabileciğini düşünüyorum. Sol açıkta Quaresmanın dinlendirilmesi için sağ açık oyuncumuzun ortasahayı zaman zaman dörtlemesi gerekiyor burada en mantıklı isim Hilbert, olduda Nihat başladı maça ben umudumu baştan kaybederim.. Hedef santrafor olarak Nobre son günlerde öne çıksada bana göre oranın adamı Bobodur. Saha dışı şeylere pek inanmasamda Bobonun Fenerbahçe maçlarında farklı oynadığını söylemek abartı olmaz sanırım. Fenerbahçenin iki stoperi Lugano ve Bilicanın ağarlığından Nobreye nazaran Bobo ile daha çok yararlanabiliriz.

Bir zamanlar bizim kalemiz olarak görülen Kadıköyde uzun zamandır başarılı olduğumuz söylenemez, bana göre bu maçta şeytanın bacağını kırmamamız için hiçbir neden yok, yeterki sabırlı oynayalım, beraberlik bize çok şey kaybettirmez fakat alacağımız bir galibiyet sonrası Fenerbahçenin kucağına bir bomba bırakacağımız gerçeğini düşündükçe beni beraberlik kesmiyor..

Hiç yorum yok: