15 Kasım 2010 Pazartesi

Haftanin Oyunculari Hilbert&Rustu #7

Ikisi sezon basinda kadroda dusunulmeyen isimlerdi, Hilbert sag acik olarak Besiktas'a transfer olmus fakat oynadigi karsilasmalarda tribunlerin gozune girmeyi basaramamisti, O'dan tam umitler kesilmeye baslanmisken sag bekteki oyuncularin ardi arkasina gelen sakatliklari imdadina yetisti, sag bekte gorev aldigi karsilasmalarda her hafta ustune koydu, 90 dakika boyunca bitmek tukenmek bilmeyen enejisiyle rakiplerin sol tarafini felc etti. Besiktas'in hucum varyasyonlarindaki en efektif adami olma yolunda emin adimlarla ilerliyor, son Genclerbirligi macinda Erhan'in sagbeke gecmesiyle gercek yeri olan sag one gecti ve bu kisa surede bizlere ve cok bilmis yazarlara bindirme, ters kosu, uzak forvet, bitiricilik husunda ders verdi.. Bir Uzak forvetin mac boyunca yapmasi gerekeni sadece 5 dakikaya sigdirdi, simdi Ridvan ve Ekrem'in donmesini, Hilbert'in gercek yeri olan sag one gecmesini sabirsizlikla bekliyoruz.. Bu adamin sadece bir kac yil once Stuttgart'ta sampiyonlugun en onemli mimarlarindan birisi oldugunu ve Alman Milli takiminin formasini giydigini unutmayalim..

Rustu gecen sezonla beraber aslinda eldivenlerini bir nevi duvara asmisti, ondan artik takima agabeylik yapmasi bekleniyordu, zira sezon basinda Cenk ve Hakan kaleyi ele gecirmis gibi gozukuyordu, once Hakan'in sakatligi sonrasinda Cenk'in kaleyi devralisi, Hakan'in donmesiyle Besiktas'in kalesinde tehlike canlarinin caldigi 7-8 haftalik bir periyod devam etti, Schuster inadindan vazgecti ve kaleyi tecrubeli eldivene devretti, O'da her zaman oldugu gibi tecrubesini konusturmaya devam ediyor, Rustu hakkinda sadece bir maclik performans yazisi yazmak bana gore O'na terbiyesizlik olur, bu adam Turkiye'nin yetistirdigi en buyuk kalecidir, belkide Barcelona'ya transfer olmus yegane tek futbolcumuz olarak kalacaktir. Fenerbahce'de oynadigi icin taraftarlarin O'na gereken ilgiyi hic gostermedigini dusunuyorum, bundan sadece iki yil once biz sampiyon olurken kalede O vardi ve o sezon herkes sampiyonlugu bir kisiye mal etmek, yildiz yaratmak istiyordu, kimisi Bobo dedi, kimisi Tello yada Delgado ama sezonu gozunuzun onunden gecirecek olursaniz tek basina en az 5 mac kurtarmis bir kaleci goruceksiniz, eger iyi kalecin yoksa sampiyon olamazsin tezini defalarca bu adamla kanitlayabilirsiniz. Gecen aksam o cataldan cikardigi topu gorunce O'nsuz kaybedilen puanlara isyan ettim, Besiktas'in 4 mac ustuste yenilgi aldigi sureci hatirladim, acikcasi cok uzuldum..Sanirim bu sezonda kalemizde Rustu'yu izleyecegiz kim ne derse desin bu adam dunyanin sayili kalecilerindendir, Sir Alex Ferguson'un bu adama hayranligini bilmeyen yok.. Biz neden tam anlamiyla sahip cikmiyoruz bu adama?

Sonuc olarak Ankara deplasmanindan 3 puani alarak donduk, bu gibi durumlarda iyi futboldan cok alinacak 3 puan daha onemlidir, haftaya Konya sonrasinda Galatasaray, eger bu iki haftayi kayipsiz atlatirsak sezon basindaki ruzgari tekrar arkamiza almamiz isten bile degil, skor yazarlari oldugu surece bu boyle olmaya mahkumdur..

Hiç yorum yok: